Kapat !

ADEM YAŞAR İLE DOBRA DOBRA

ADEM YAŞAR İLE DOBRA DOBRA

Yoğun iş trafiğine rağmen bizi kırmayarak gazetemize röportaj veren gazetemizin genç yakışıklı köşe yazarı Adem Yaşar ile gerçekleştirdiğimiz söyleşi tadında özel röportajı siz değerli gazete okurlarımın beğenisine sunuyorum. Güneş Gazetesi: Adem kardeşim bizi kırmayarak gazatemize röportaj vermeyi kabul ettiğin için çok teşekkür ederim.Hoşgeldin. Adem Yaşar : Rica ederim Bahri Bey. Ne demek teşekkür etmesi gereken biri varsa oda benim. Çünkü; sizin gibi işine saygı duyan ve Ereğlimizde ilkeli gazeteciliğin tek örneği diye bileceğim siz ile birlikte çalışmak benim için büyük bir şans. Hoşbulduk. Güneş Gazetesi: Adem Yaşar kimdir? Adem Yaşar : İç Anadolu Ereğli'si doğumluyum. İlk ve orta öğrenimimi ilçemizde yüksek öğrenimimi Eskişehir Anadolu Üniversitesinde tamamladım. Üniversite sonrası ilçemiz Mali Müşavirlerinden Ayşe Çölcü Hanım ile çalışmaya başladım. Şu anda da ulusal ve uluslararası düzeyde marka yüzü olmuş saygın bir şirkette yönetici pozisyonunda çalışıyorum. Güneş Gazetesi: Anladım. Yani kişilik olarak Adem Yaşar kimdir diye sorarsak cevabın ne olur? Adem Yaşar : Köşeli bir karakterim yuvarlak bir hayat tarzım vardır. Aklımla hareket eder duygularımla yaşarım. Dini değerlerine saygı ile bağlı, insanlık milliyetçisi, doğa ve memleket aşığı; ilçe, bölge, ülke ve ülkeler düzeyinde olayların yakından takipçisi biriyim. Ayrıca yaşamsal felsefesini ben özneli cümlelerden biz özneli cümlelerle kurmaya çalışan bir tarzım olduğu da söylenebilir. Güneş Gazetesi: Yuvarlak yaşam tarzı derken yani? Ve de insanlık milliyetçiliğini açar mısın biraz? Adem Yaşar : Hayat tarzımda normal insanların hayat tarzlarında olması gerektiği gibi kendime ilke edindiğim kurallarım vardır. Ve bu kurallara genel itibari ile uymuşumdur. Fakat bizim hayat dediğimiz olayda yerine göre koyduğumuz kuralları esnetmemiz o anki mevcut duruma uygun hale getirmeniz gerekebilir pragmatimizin bir gereği olarak. Şöyle düşünün köşeli bir şekil köşelerinde istemesekte bakteri barındırma olasılığı yüksekken dairesel bir şekilde temizlik daha kolaydır diye düşünenlerdenim eğer şekli bir örnek vermek gerekirse. İnsanlık milliyetçiliğine gelecek olursak aslında bu konu üzerine çok uzun bir yazı dizisi yazıp uzun uzun tartışmamız gerekir. Bahri BEY lütfen yanlış anlamayın kendi milliyetim konusunda en ufak bir şüphem, en ufak bir endişem bile yok hatta soy ağacım olarak babam tarafının son 500 yıllık tarihini çıkardığım Osmanlıca yazılı tarihi belgeler elimde. Türk oğlu Türküm. Fakat burada bir yavanlık bir eksiklik var. O da şudur. Benim Türk olmam benim bir seçeneğim değildi. Türk olmaya bilirdim de. O zaman aşağılık bir millet mi olacaktım? Şöyle bir örnek veriyim. Mesela İsveç'te okuyorsunuz ve orada hayatınızın insanı ile tanışmışsınız. İşte sohbet muhabbet siz kendi kültürünüzü anlatıyorsunuz o size kendisini felan. Size soy milliyetçiliğini sorsa ne cevap vereceksiniz? Şu vardır başlığı Türk milliyetçiliğidir. Fakat bütün insanları kucaklar o ayrı bir konu ama ne olursa olsun. Bu tabi benim şahsi değerlendirmem dünya'da milliyetlere göre insan sınıflandırmak vicdansızlıktır. İki çeşit insan topluluğu vardır. İyiler ve kötüler. Ve iyiler dün olduğu gibi bugünde dünyada hep çoğunluktur. Ama maalesef azınlık kötüler yüzünden bugün dünya insanlığı olarak yaşadığımız sıkıntılar ortada. Güneş Gazetesi: Yazmaya ne zaman karar verdin ? Adem Yaşar : Aslında yazma konusu bayağı bir eskilere dayanıyor. İlk sansasyonel yazımı lisede aramın biraz açık olduğu Kürt milliyetçisi edebiyat hocamıza hitaben yazmıştım. Arkadaşlar olarak hep kendisine aramızda kızardık. Ve ben dahil hocamıza bize yaptığı etnik milliyetçiliğin yanlış olduğunu bir şekilde anlatmalıydık. Saklamıyacağım o ara çok düşündüm sonucu ne olursa olsun geçeyim karşısına avazım çıktığı kadar hakaret edeyim rahatlıyayım dedim. Ama sonra akli selim ile düşündüğümde bunun bir çözüm olmayacağını ve hocanın eline argüman vereceğini düşünerek eleştiri yazısı kaleme aldım. O günü hiç unutmam sınıfta yazımı okuduğumda bizden nefret eden hoca dahil olmak üzere sınıf bizi ayakta alkışlamıştı. Bu ilk yazım diyebilirim. Sonrasında 2010 yılı sanırım sosyal medya hesabım olduktan sonra hemen her konu ile alakalı yanlışı, doğruyu, eksiği, fazlayı, olanı olmayanı her şeyi yazmaya başladım. Son iki ay kadar felan da işte sizde yazıyorum. Güneş Gazetesi: Anladım. Sadece deneme, eleştiri, makele tarzındamı yazıyorsun yoksa başka tür yazılarında oldu mu? Adem Yaşar : Bir dönem bundan iki üç yıl önce kadar çok değerli olduğu söylenen şiirlerimde oldu. Güneş Gazetesi: Kitap yazacağın söyleniyor doğru mu? Adem Yaşar : Kitap yazmayı çok isterim ve istiyorum da çokta teklif geliyor. Fakat karar vermedim. Çünkü kitap yazma işi uzun soluk gerektiren ciddi bir iş. Öyle olduğu gibi şekli yönden profosyonel bir plan olmalı ve muhtevası bağlamında cüretkar bir kadının ''ben aşık olmam'' diyen bir erkeği kendine kör kütük aşık ettiği gibi ilizyonu, aksiyonu ve tutkusu olan bir kitap yazmaya karar verirsem elbette birgün kitap yazmak isterim. Fakat şu an gerek işim gereği gerekse yazınsal hayatımda çırak olduğum bu dönemde kitap yazmak gündemimde yok. Güneş Gazetesi: Küçükken ne olmak isterdin? Ve bugün ben oldum diyebilir misin? Adem Yaşar : Küçükken ben büyüyünce iyi biri olacağım derdim. Arkadaşlarım benimle dalga geçerlerdi.(gülümseyerek). Oldum sözü özellikle düşüncelerini yazıyla aktaran biz benzeri insanlar için sonun başlangıcıdır. Ondan ötürüdür ki şimdi de en büyük gayem varlık denizinde hiçlik şuuruna varabilmek. Güneş Gazetesi: Seni de fazla sıkmak istemiyorum. Kısa soru cevap kısmına geçelim. Başarı ne veya neler ile mümkün? Adem Yaşar : Başarı için öncelikle inanmak, çalışmak ve süreç yönetiminde sabır göstermek lazım gelir. Güneş Gazetesi: En huzurlu olduğun an. Adem Yaşar : Secde anı ve ailemle birlikte zaman geçirdiğim an. Güneş Gazetesi: Hayatında yokluğunu hissedeceğin biri var mı? Adem Yaşar : Var anne annem. Güneş Gazetesi: Son olarak : Son sözün bu sözün olsaydı. Neler söylemek isterdin? Adem Yaşar : İslami inanç ve diğer İslam öncesi inançlarda da olduğu gibi kendi ihtiraslarınız için en ufak bir canlıyı bile incitmeyin. Çünkü ölüm anlık belki de o anki kızgınlığın ile kalbini kırdığın kişiye elvada bile diyemiyebilirsin. Güneş Gazetesi: Adem kardeşim seni bu değerli düşüncelerin için Ereğli Güneş Gazetesi olarak kutluyor, gerek iş hayatında gerekse yazı hayatında başarılar diliyoruz. Adem Yaşar : Rica ederim. Bahri Bey bende siz ve ekibinize bize verdiğiniz bu fırsat için teşekkürü borç bilirim sağolun varolun.

Bu Haber Hakkında Ne Söylemek İstersiniz?

UYARI: T.C. kanunlarına uymayan, konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren, inançlara saldıran, şiddete teşvik eden ve tamamı büyük harfle yazılan yorumlar onaylanmamaktadır.

Güvenlik Kodunuz 83780

Kullanıcı Adı

E-Postanız

Bu Yazıya 0 Yorum Yapılmış

Yorum Yok

Tüm yorumları okumak için tıklayın