Yusuf Kılıç'tan dikkat çeken bir yazı ..

12.Milli Eğitim Şurası Haziran 1988 'de yapıldı.Dört gün izinli görevlendirme ile şuraya katılmıştım...

Komisyonlar kurulmuş,aralarında konuları paylaşmış ve nihayetinde tekliflerini şura genel kuruluna temenni ve dilek olarak sunuyorlardı.

Hasan Celal Güzel Milli eğitim,Gençlik ve Spor Bakanı idi...Kırmızı yanaklı,iri yarı ,kilolu boylu poslu , karşılaştığı herkese el ense çeken ve öpen bir siyasetçiydi.

Komisyonlardan biri, Matematik ve Yabancı dil derslerinin seçmeli olması yönünde bir raporu şurada sundu.Sabah oturumunda konuşmacılar söz aldı,beş dakikalık süre verildi,görüş beyan ettiler...

Öğleden sonraki oturumda saat 14.30 gibi kürsüden bir çağrı duyuldu: Profesör Oktay Sinanoğlu anons edildi. Benim hemen sağ üç koltuk ötemde ön sırada oturan aklaşmış kıvırcık saçlı ,orta boylu bir bey ayağa kalktı kürsüye yürüdü...

Sayın bakan da Oktay Sinanoğlu 'nu ilk defa görmüş olmalı ki ,ayağa kalktı hararetle" Efendim nerelerdesiniz iki gündür sizi anons ettiriyoruz,kürsü sizin süre sınırı yok dedi"

Sinanoğlu ,ben sabah oturumundan beri buradayım, izledim.Siz Eğitim Şurasında Matematik ve İngilizce derslerini kaldırmayı,seçmeli olmasını tartışıyorsunuz.Bu kürsüde benim konuşacak bir şeyim olamaz.Sayın bakan "Japonya bodur ağaçlar üretiyor,ingilizce metin ile tanıtıyor siz haberdar olmalısınız ".

Dedi ,kürsüyü terk etti. Hasan Celal Güzel bakan Sinanoğlu 'nun arkasından bakakaldı,kırmızı yüzleri daha da kızardı.Hiç unutamıyorum...

Heyhat aradan tam otuzaltı yıl geçmiş..Bugün yeniden yeni baştan düzenlenen milli eğitim müfredatlarında matematik ve yabancı dil dersleri seçmeli olsun, ders saati sayısı azaltılsın diye konuşuluyor...Neden ,niçin...

*Prof.Dr. Oktay Sinanoğlu, ölümü 2015.

28 yaşında özel kanunla Türkiye'nin en genç profesörlük ünvanını almıştı...Rahmetler ola...