Konya Büyükşehir Belediyesi, 15 Temmuz 2016'daki hain darbe girişimi sırasında darbeci askerlerin açtığı ateş sonucu yaralanan 15 Temmuz gazileri Halit Şener, Recep Kara, Muhammed Emin Sergili ve ailelerini ziyaret etti. 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü kapsamında gerçekleştirilen ziyaretlerde gaziler, şehadete gittiklerini ve geri dönmeyi düşünmeden sokağa çıktıklarını vurguladı. Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, 15 Temmuzda canını düşünmeden bayrağı ve vatanı için namluların önüne gövdesini siper eden tüm kahramanlara millet olarak şükran borçlu olduklarını ifade etti.
Konya Büyükşehir Belediyesi, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü öncesi, 15 Temmuz gazileri Halit Şener, Recep Kara, Muhammed Emin Sergili ve ailelerini ziyaret etti.
Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, 15 Temmuz hain darbe girişiminin ve darbeye karşı milletimizin dik duruşunun yıl dönümünde kahraman şehitleri rahmetle andıklarını, gazilere ise her daim minnettar olduklarını söyledi.
Tüm Türkiyede Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğanın çağrısıyla sokaklara inen milyonların o gece darbeye geçit vermediğini kaydeden Başkan Altay, bu kahramanca duruşun tüm dünyaya örnek olduğu ifade etti. Tüm şehit ve gaziler gibi 15 Temmuzda da canını düşünmeden bayrağı ve vatanı için namluların önüne gövdesini siper eden tüm kahramanlara millet olarak şükran borçlu olduklarını kaydeden Başkan Altay, milletimize emanet olan şehit aileleri, gaziler ve gazi ailelerinin her zaman yanında olmaya devam edeceklerini belirtti.
Konya Büyükşehir Belediyesi bünyesinde bulunan Şehit ve Gazi Hizmetleri Müdürlüğü personelinin ziyaret ettiği 15 Temmuz gazileri de hain darbe girişiminin yaşandığı gece yaşadıklarını anlattı.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki hain darbe girişimi sırasında darbeci askerlerin açtığı ateş sonucu yaralanan 15 Temmuz Gazisi Halit Şener, o gece arkadaşlarıyla Ankara'ya giderek, Genelkurmay Başkanlığı önündeki darbeci askerleri durdurmaya çalıştığını söyledi.
O gece yaşananların unutulmadığını ve açılan ateş sonucu bacağından yaralandığını anımsatan Gazi Şener, tedavisinin ömür boyu devam edeceğini, bu durumdan hiçbir zaman şikayet etmediğini söyledi.
BENİM ASKERİM BENİ Mİ VURACAK DEDİM
15 Temmuz Gazisi Recep Kara da TRTde Darbe girişimi yazısını gördükten sonra niyetini alıp sokağa çıktığını belirterek, Mithatpaşa Köprüsünün orada tam Kızılay görünüyordu, tanklar vardı. Tanklar hareket edince ileride durdular, geçtim önüne durdum. ‘Çekil önümden dedi, çekilmedim. ‘Çekil vururuz diyorlar, üzerime sürdüler, ben de aracın önünde kapağı vardı orayı tuttum. Beni 1,5 kilometre sürükledi. Beni düşürmek için fren yaptı. Fren yapınca tekerlekli ZPT aracı baya esnedi, diz kapağım altına girdi, bastı kaçtı. Acıdan yere yattım. 3-5 kişi kaldırıma çekti. Aradan ne kadar zaman geçti bilmiyorum, sonra seke seke ayağa kalktım. Sonra baktım Kuğulu Parkın oraya tanklar geliyor. Ben de hiç düşünmeden kendimi tankların önüne attım tekrardan tekbir getirerek dedi.
O gece yaralananlara da yardım etmeye çalıştıklarını dile getiren Kara, Bizim üzerinde olduğumuz tank hareket etti. O ZPTyi de sürükledi nizamiye kapısına kadar. Sonra bir tarama sesi başladı, ben kafayı eğdim sonra elime yüzüme bakarken bir su sesi geldi, baktım kolumdan vurulmuşum ifadelerini kullandı.
BİZ ÇOCUKLARIMIZLA ŞEHADETE GİDİYORUZ DİYE VEDALAŞTIK
15 Temmuz darbe girişimi sırasında TÜRKSATta görev yapan 15 Temmuz Gazisi Muhammed Emin Sergili de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğanın talimatıyla herkesin görev yerlerine koştuğunu söyledi.
Yayınları durdurmak için TÜRKSATa 2 tane helikopter, 2 TİM asker geldiğini ifade eden Gazi Sergili, İlk gelen helikopter bizi etkisiz hale getirmek için geldi, biz onlarla çatışmaya girdik. Kendi askerimize kurşun sıkmak zorunda kaldık. O zaman askerimiz diyorduk tabii ki şimdi olmadıklarını anladık. Ben ilk müdahalede helikopterden gelen şarapnel ile yaralandım. Bombalardan önce helikopterlerle saldırdılar. Sonra TİM geldi. TİMdekilerle de sıcak temas yaşandı. Ben zaten o sırada yaralıydım, kanamam vardı. Sol ayağımda, karın boşluğumda ve kolumda birçok yerde yaralanmalarım vardı. Benim hala 7 tane şarapnelim var. Sonrasında da askerlerle mücadelede de bir tane kurşun yedim, bacağımdan girdi çıktı. O kadar mücadeleden sonra, yayınlarımızı kapatmaya çalıştılar ama kapatamadılar. Bizim mühendislerimiz de buna göre kendi önlemlerini almışlardı. Başarılı olamadılar. Sonra uçaklarla bombalamaya başladılar, bir tane bomba yedik. İki tane şehit, dört gazimiz vardı. Şehadet nasip olmasını isterdik. Biz çocuklarımızla şehadete gidiyoruz diye vedalaştık. Çünkü olay belliydi. Biz Özel Harekat desteği ile kurtulduk. Ben şeker hastası olduğum için şarapnellerin çıkarılması riskli görüldü, sinirlere zarar veririz, uzun süre yürüyemezsin denildi. Biz de bu şekilde kalsın o zaman dedik diye konuştu.
Ziyaretlere Türkiye Harp Malulü Gaziler ve Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Konya Şube Başkanı Süleyman Ege, Konya Şehit Aileleri Derneği Başkanı Recep Pekdemir ve Türkiye Muharip Gaziler Derneği Konya Şubesi Başkan Yardımcısı Kıbrıs Gazisi Hasan Hüseyin Biniş de eşlik etti.